•Karl
Marx ve Friedrich
Engels
Bilimsel Sosyalizmin Kurucuları
Bilimsel Sosyalizmin Kurucuları
•Kimdiler,
Ne İstediler, Nasıl ve Kiminle Mücadele Ettiler?
•Işıkları
Yolumuzu Aydınlatsın!
•Marx ve Engels Kimdir?
•Karl Heinrich Marx:
•Doğumu: 5 Mayıs 1818, Trier, Almanya
(Prusya Krallığı)
Ölümü: 14 Mart 1883, Londra, İngiltere
Ölümü: 14 Mart 1883, Londra, İngiltere
•Doğumu: 28 Kasım 1820,
Barmen, Rheinprovinz, Prusya
•Ölümü: 5 Ağustos 1895
(74 yaşında)
Londra, İngiltere, Özofagus kanseri
Londra, İngiltere, Özofagus kanseri
•Vladimir İl’iç Ulyanov
Lenin Mektuplar Üzerine
•".... bu mektupların bilimsel ve siyasal değeri çok fazladır. Okurun
gözünde yalnızca Marx'la Engels'in büyüklüğünü açıkça ortaya koymakla kalmaz,
aynı zamanda Marksizmin, o çok zengin kuramsal içeriğini de canlı bir biçimde
gözler önüne serer.
• Çünkü, Marx'la Engels,
mektuplarında, daha önceki görüşlere bakışla en yeni
olanı, en önemli ve en güç olanı vurgulayarak ve açıklayarak,
hatta zaman zaman tartışarak ve karşılıklı görüş alışverişinde bulunarak, doktrinlerinin
her yönüne tekrar tekrar dönerek eğilirler.
•İşçi
Sınıfının Politik Görevleri
•Bütün dünyadaki işçi
sınıfı hareketi tarihinin
en önemli olayları ve en temel noktaları, çarpıcı canlı
resimler olarak, bu mektuplarda okurun
gözleri önüne serilir. Daha da değerli olanı, işçi sınıfı politikası tarihidir. Eski ve Yeni Dünyanın
değişik ülkelerinde ve farklı tarih kesitlerinde, işçi
sınıfının politik görevlerinin
sunuluşundaki başlıca ilkeleri çok değişik durumlarda tartışırlar.
•
•
•Bu mektupların kapsadığı dönem,
işçi sınıfının burjuva
demokrasisinden ayrıldığı,
bağımsız bir işçi sınıfı hareketinin ortaya çıktığı, proletarya taktiklerinin
ve politikasının temel ilkelerinin tanımlandığı bir dönemdir.
•Çünkü bu içerik, proletaryanın
değişimi gerçekleştirme biçimindeki temel amacını nasıl engin bir derinlikle
kavradığını sergiler ve oportünizme ya da devrimci lafazanlığa en küçük bir
ödün vermeden,
bu devrimci amaçlar açısından zamanına ve yerine göre uygulanacak taktiklerin
ve görevlerin, alışılmadık ölçüde yumuşak biçimde tanımını yapar.
•
•Bütün mektupların odak noktasını,
tartışılan ve açıklanan düşüncelerin tümünün buluştuğu ana noktayı tek sözcükle
tanımlamak isteseydik, bu sözcük, diyalektik sözcüğü olurdu. Ekonomi politiğin,
temellerinden başlayarak yeniden biçimlendirilmesine, tarihe, doğa bilimlerine,
felsefeye ve işçi sınıfının taktiklerine,
politikasına materyalist diyalektiğin uygulanması..."
•En
Eski Tarihli Mektup
•A.N. 1: Engels’ten Marx’a; Ekim
1844 Başı. Bu, Engels’in Marx’a yazdığı, günümüze kadar gelen en eski tarihli
mektup. Engels, bu mektubu, İngiltere*’den
Almanya’ya döndükten hemen sonra yazdı. Ağustos 1844 sonunda Almanya’ya
dönerken Paris*’e uğramış ve on gün kalmıştı.
Marx’la ortak
kuramsal* çalışmalarının
ve işçi
sınıfının davası
için devrimci savaşımlarının başlangıcı olan tarihi tanışmaları bu sırada oldu.
•Öncülüğün
İlk Versiyonları
•Hatta daha şimdiden, son birkaç yıl
içinde işçiler, eski uygarlığın son aşamasına eriştiler; suçlardaki hızlı
artış, soygunlar ve cinayetler, onların eski toplumsal örgütlenmeye
yönelttikleri bir protesto.
•Geceleri sokaklar güvenli değil;
burjuvalar dövülüyor, bıçaklanıyor, soyuluyor. Buradaki yerel proleterler,
İngiliz proleterlerinin gelişmesine ilişkin yasalara uygun biçimde
gelişirlerse, kısa sürede anlayacaklar ki, toplumsal sisteme karşı, böyle
bireyler olarak ve kaba kuvvet ile protestoya girişmek yarasızdır.
•O zaman insanlar olarak genel
kapasiteleri çerçevesinde ve komünizm yoluyla protestoda
bulunacaklardır. Doğal ki, biri onlara yolu gösterebilirse.
•
•İlk
İki Mektubun Gösterdikleri
•Marx ve Engels polisi atlatabilmek
için gizli yazışıyorlar.
•Daha 1844’te, Engels açık bir
şekilde devrimci mücadelenin içinde; geniş çaplı propaganda çalışmaları,
kurulan dernekler, broşür hazırlama fikri, İngiliz burjuvazisinin cinayetlerini
tüm dünyaya teşhir etme çabaları ve bir yandan da Marx’ı üzerinde çalıştığı eserleri
bitirmeye zorlaması.
•Üçüncü
Mektubun Gösterdikleri
•Yıl, 1845. Engels
bir yıl önce komünist yazının, Paris’te ortaya çıkmaya-yerleşmeye başladığını
söylüyor. 1845’te ise “sokaktaki Almanı bile sardığını” belirtiyor. (Marx ve
Engels “Komünizm”den ne anlıyor?)
•Engels, 1845 Ocağında,
“kendilerinden doğrudan yardım almaksızın oluşmuş ayrı komünist grupları keşfediyor.”
•Bazı yayınların ellerine
geçtiğinden bahsediyor. Nitekim Marx’ın kendisi de Vorwarts ve Fransız-Alman Yıllıklarının
yayınlanmasında görev alıyor. İlkinin 1844 yazından itibaren yayın
yönetmenliğine katılıyor. Marx ve Engels 1844’e gelindiğinde görüşlerinin propagandasına başlamış bulunuyorlar.
•
•Proudhonvari
birlik tasarımı üç akşam boyu tartışıldı. İlkin, neredeyse grubun tümü bana
karşıydı; sonunda ise yalnızca Eisermann
ve Grün’ün
üç havarisi. Önemli olan, zor yoluyla devrimin zorunluluğunu kanıtlamak ve
genel olarak, Proudhon’un
her derde deva reçetesiyle yeniden canlanan Grün
türü “gerçek sosyalizm”in proletarya karşıtı, küçük burjuvaca, Straubingervari
bir kuram olduğunu ortaya koyarak çürütmekti.
•Muhaliflerimin
durup dinlenmeksizin hep aynı kanıtlamaları yinelemelerinden dolayı sonunda
öfkelendim ve bu Straubingerler’e
karşı doğrudan saldırıya geçtim. Bu Grüncüleri
fena halde öfkelendirdi, ama, soylu Eisermann’ı
komünizme karşı açık bir saldırıya karşı yöneltmeme yardım etti. İşte o zaman
pöstekisinin tozunu öyle amansızca attırdım ki, ondan sonra bir daha ortalarda
görünmedi.
•ENGELS’TEN BRÜKSEL’DEKİ KOMÜNİST
HABERLEŞME KOMİTESİNE
PARİS, 23 EKİM 1846
PARİS, 23 EKİM 1846
•Materyalist
Tarih Anlayışı
•Biçimi
ne olursa olsun, toplum
nedir? İnsanların karşılıklı etkinliklerinin ürünü. İnsanlar,
kendileri için şu ya da bu toplum biçimini seçmekte özgür mü? Asla değil. İnsanların üretici
güçlerinin belirli bir gelişme düzeyini
alırsanız, ona denk
düşen belirli bir ticaret ve tüketim
biçimine ulaşırsınız.
•
•
•
•30, Paris’teki Pavel
Vasilyeviç Annenkov’a; Brüksel, 28 Aralık 1846:
(1812-1887); Rus liberal toprak ağası; edebiyatçı; 1840’larda Marx’la tanıştı.
•Marx’ın Liberal toprak ağalarıyla ne işi
vardı?
•Politik
Sistem vs. Sivil Toplum
•Üretimin,
ticaretin ve tüketimin belirli gelişme aşamalarını alırsanız,
buna tekabül
eden bir toplumsal sisteme, tekabül eden
bir aile,
toplumsal katman ya da sınıf örgütlenmesine,
tek sözcükle, tekabül eden bir sivil topluma ulaşırsınız. Böyle bir sivil
toplum varsayarsanız, ona uygun bir politik sisteme, sivil toplumun ancak resmi bir ifadesi olan politik sisteme
varırsınız.
•
•Ekonomik
Biçimlerin Tarihselliği
•Demek
ki, insanların içerisinde ürettikleri, tükettikleri ve değiştikleri ekonomik biçimler geçici ve tarihseldir. Yeni üretici
güçlerin edinilmesiyle insanların üretim
tarzını ve üretim tarzıyla birlikte de belli bir üretim tarzı için uygun düşen ekonomik
ilişkileri değiştirirler.
•Kölelik-
Sömürgecilik- Dünya Ticareti ve Büyük Sanayi
•Doğrudan
kölelik, kredi ve benzeri kadar, bugünkü
sanayimizin temel öğesidir. Kölelik olmasa pamuk
olmazdı; pamuk olmasa modern sanayi olmazdı. Kölelik sömürgeciliğe değer
kazandırdı; sömürgeler dünya ticaretini
yarattı; dünya
ticareti, geniş ölçekli makine sanayinin zorunlu koşuludur. (37, Annenkov, a.g.e)
•
•Üretici
Güçlere Uygun Düşen
Toplumsal İlişkiler
•Bay
Proudhon, insanların bez, keten, ipek
ürettiği gerçeğini çok iyi kavramıştır ve böylesine küçük bir noktayı yakalamış
olmak büyük bir hünerdir! Ama insanların, üretici güçlerine uygun biçimde toplumsal ilişkiler de
ürettiklerini ve bu ilişkiler ortamında bez ve keten ürettiklerini
kavrayamamıştır.
•
•Proudhon-
Anarşizmin Kurucularından
•Pierre – Joseph Proudhon (1809-1865): Fransız yazar,
iktisatçı ve sosyolog; anarşizmin kurucusu; 1848’de kurucu meclis başkan
yardımcısı.
•15. Açıklayıcı Not: Marx’a 17 Mayıs
1846 tarihli yanıtında Proudhon, devrimci savaşım yöntemlerine ve
komünizme karşı olduğunu söyleyerek işbirliğini reddetti .
•
•Toplumsal
İlişkilerin Soyut Fikirsel İfadeleri
•Bundan da daha az anlayabildiği
şey, maddi üretkenliklerine uygun biçimde toplumsal ilişkiler üreten insanların
aynı zamanda fikirler, kategoriler, yani bu toplumsal
ilişkilerin soyut fikirsel ifadelerini
de ürettikleridir. Bunun içindir ki, kategoriler, ifade ettikleri ilişkilerden
daha kalıcı değildirler. Tarihsel
ve geçici ürünlerdir.
•Devrimci
Teoriyi Kim Anlayamaz?
•Bugünkü
toplumsal sistemi anlamamış olan bir
insanın, o toplumsal sistemi devirmeyi amaçlayan hareketi ve bu devrimci hareketin yazınsal ifadesini anlaması beklenemez.
•
•Küçük
Burjuvazisi Nedir?
Ne Değildir?
Ne Değildir?
•İleri bir toplumda küçük
– burjuvazi, konumu gereği bir yandan sosyalist, bir
yandan ekonomist olmak zorunda kalır; başka deyişle, büyük burjuvazinin
ihtişamı ile afallar, halkın çektiği acılar nedeniyle ona sempati besler. Aynı
zamanda hem burjuvadır, hem halk adamıdır.
(42, Annenkov, a.g.e)
•
•Marx
Neyi Keşfetmedi?
•Bana
gelince, modern toplumda ne sınıfların
ne onlar arasındaki savaşımın varlığını bulmuş olmanın onuru
bana ait. Benden çok zaman önce burjuva tarihçiler bu sınıf
savaşımının tarihsel gelişimini,
burjuva iktisatçılar da sınıfların
ekonomik anatomisini
ortaya koydular.
•(75, New York’taki Joseph Weydemeyer’e; Londra, 5 Mart 1852)
•
•Weydemeyer;
Albay ve Komünist İşçi Önderi
•Joseph Weydemeyer (1818-1866): Alman
ve Amerikan işçi hareketinin önderlerinden;
Komünist Lig üyesi; Alman 1848-1849 Devrimine katıldı; Amerikan İç Savaşı’nda
Birlik Ordusu’nda Albay; Marksizmi Amerika’da
ilk kez tanıttı; Marx ve Engels’in dostu ve yakın çalışma arkadaşı.
•
•Marx,
Neyi Keşfetti?
•Benim
yeni olarak yaptığım şey:
•1)
sınıfların
varlığının, üretimin gelişimindeki belli
tarihsel aşamalarla
ilişkili olduğunu,
•2)
sınıf savaşımının zorunlu olarak proletarya
diktatörlüğüne
varacağını,
•3)
bu diktatörlüğün yalnızca bütün sınıfların ortadan
kaldırılmasına ve
sınıfsız
topluma bir geçiş olduğunu göstermekten
ibarettir.
•
•
•Üstelik bana öyle geliyor ki, Jones’un hem bu yeni hareketi, hem bundan
önce az çok başarılı olmuş ittifak girişimleri, İngiliz işçi hareketinin
giderek daha fazla burjuva hareketi durumuna gelmesiyle gerçekten
bağlantılı. Böylece tüm ulusların en burjuvası olan bu ulus, görünüşe göre
sonal olarak burjuvazinin yanı sıra bir burjuva aristokrasisiyle burjuva proletaryaya sahip olmayı amaçlıyor. Tüm
dünyayı sömüren bir ulus için, bu kuşkusuz bir noktaya kadar savunulabilir bir
yaklaşımdır. Bu noktada etkisi olabilecek tek şey, gerçekten köyü birkaç yıl
olabilir; ama yeni altın yatakları bulunduğundan beri bu da pek olası değil...
•
•MEKTUP 44
ENGELS’TEN LONDRA’DAKİ MARX’A
Manchester, 7 Ekim 1858
ENGELS’TEN LONDRA’DAKİ MARX’A
Manchester, 7 Ekim 1858
•Günün
Alkışını Toplama Derdinde Olanlar
•Bütün
kendini
beğenmiş boş insanlar için, olduğu gibi küçük
burjuva için de tek sorun o
anın başarılı olmasıdır; günün
alkışını toplamaktır.
•(184, Johann Baptist Schweitzer’e; Londra, 24 Ocak 1865)
•
•Burjuvaziyi
Merkezileştirmek Ne Demektir?
•Burjuvaziyi
merkezileştiren her şey, kuşkusuz işçilerin
yararınadır.
•(214, Manchester’deki Engels’e; Londra, 27 Temmuz 1866)
•
•Ulusların
Kendi Kaderini Tayin Hakkı
•Eskiden
İrlanda’nın İngiltere’den ayrılmasını olanaksız diye düşünürdüm. Gerçi ayrıldıktan
sonra Federasyon gelebilir ama şimdi artık bu
ayrılığı kaçınılmaz görüyorum.
•(228, Engels’e,
a.g.e)
•
•Özgür
Federal Bir İlişki
•Giderek
daha çok inanıyorum ki, -ve sorun bu inanışı İngiliz
işçi sınıfının kafasına
sokabilmekten başka bir şey değil- İngiliz işçi sınıfı, İrlanda politikasını egemen
sınıfların politikasından kesin biçimde ayırmadıkça, İrlandalıların davasını ortak
dava haline getirmekle kalmayıp,
1801’de kurulan birliği dağıtarak onun yerine özgür federal bir ilişki koymadıkça, burada, İngiltere’de, hiçbir şey yapamaz.
•
•UKKTH,
Sadece Ezilen Değil Ezen Ulusun da İşçilerin Yararınadır!!!
•Bu,
İrlanda’ya duyulan sevgiden ötürü değil, ama İngiliz proletaryasının çıkarları doğrultusunda bir istem olarak
ortaya konmalıdır.
•(270,
Hannover’deki, Ludwig Kugelmann’a; Londra, 29 Kasım 1869)
•
•
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder