Kısmı Zaferlerden Kökten Kurtuluş

"Almanya için bir ütopyacı düş olan şey, radikal devrim, insanın genel kurtuluşu değil, kısmi, sırf siyasal bir devrim, yapının temellerini ayakta bırakan bir devrimdir. (...) kısmi bir kurtuluş (...) sivil toplumun bir kesiminin kendisini kurtararak genel egemenliğe ulaşmasıdır. (...) Ama Almanya'da hiçbir sınıf, onu toplumun yıkıcı temsilcisi yapacak cüret, kararlılık ve acımasızlığa sahip değildir... Almanya sonuna kadar giden bir devrim yapmadıkça, devrim yapmış olamaz. Almanya'da Ortaçağ'dan kurtuluş Ortaçağ üzerindeki kısmi zaferlerden de kurtuluşla mümkündür."

"Bu sosyalizm, genel olarak sınıf farklılıklarının; bu sınıf farklılıklarının dayandıkları bütün üretim ilişkilerinin; bu üretim ilişkilerine tekabül eden bütün toplumsal münasebetlerin ortadan kaldırılmasına; bu toplumsal münasebetlerden çıkan bütün düşüncelerin alaşağı edilmesine varana kadar devrimin sürekliliğinin ilanıdır ve, zorunlu bir geçiş uğrağı olarak proletaryanın sınıf diktatörlüğüdür.''

"Bizim için mesele, özel mülkiyetin şekil değiştirmesi değil, yokedilmesi; sınıf uzlaşmazlıklarının yumuşatılması değil, sınıfların ortadan kaldırılması; varolan toplumun iyileştirilmesi değil, yeni bir toplumun kurulması olabilir ancak".

Acımasız bir eleştiri, tümüyle serbest düşünme, gerçeğe mutlak sadakat ve bilimle...

Sevgiyle kalın...

31 Ocak 2012 Salı

Haydarpaşa ranta kurban- Kızıl Bayrak


 
 
 
(31.01.12) - 'Yüksek Hızlı Tren Projesi' adı altında Eskişehir-İstanbul demiryolu hattı 1 Şubat'tan itibaren iki yıl süreyle kapanacak. İki yıllık süre zarfında, tüm seferler duracağı için İstanbul'un en önemli mimari, tarihi, simgesel ve işlevsel binalarından Haydarpaşa Tren Garı da atıl hale gelecek. Yeni plan ve projeler, temiz ve güvenilir demiryolu taşımacılığı açısından da olumsuz sonuçlar yaratacak.

29 Kasım 2010'da yanmıştı bir kısmı.

 Rant planı

Haydarpaşa tren garını kıyı alanı ve liman sahasının dolgu alanları ilavesiyle küresel sermaye gruplarına açılarak otel, alışveriş merkezi, otopark, kurvaziyer liman haline getirilmesi için yapılan projelerin bir ayağı olan kapatma kararı, tarihi garın sermayenin rant ve yağma planlarına kurban edilmesi anlamına geliyor. Böylelikle, 2003 yılından bu yana yapılan yol bakım ve yenilemelerini bahane ederek trenleri seferden kaldıran ve halkın ulaşım hakkını yok sayan kapatma kararına Toplum, Kent ve Çevre için Haydarpaşa Dayanışması da tepki gösteriyor.

Haydarpaşa Dayanışması, “Gerek Marmaray projesi ve gerekse YHT projesinin arkasında Haydarpaşa ve çevresinin demiryollarından arındırılması vardır. Bu düşünce 25 Kasım 2011 tarihindeki İstanbul Büyük Şehir Belediye Meclisi'nin Haydarpaşa ile ilgili aldığı kararda da açıkça görülmektedir. Kapatma tek alternatif değildir.” ifadelerine yer verdiği açıklamasında mevcut güzergâhın çift hat olup tek hat işletmeciliği ile bunun yapılabileceği hatırlatmasında bulunuyor.


Söndürülmesi için yeterli çaba gösterilmemişti.

“Koruma” yalanı

Proje için hazırlanan ve İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'nden geçen 'Koruma Amaçlı İmar Planı' ise tarihi Haydarpaşa Garı üzerinden oynanan oyunlara işaret ediyor. İmar planında garın korunacağı söylense de denizin doldurulmasıyla oluşacak yaklaşık 1.3 milyon metrekarelik alan üzerinde gerçekleşecek dönüşüm projesinde, yat limanı, yat kulübü, kurvaziyer limanı, hastane, oteller, kongre ve kültür merkezi, konutlar, iş merkezleri, ticaret alanları, alışveriş merkezleri, spor merkezleri, parklar, okullar ve otopark bulunması planlanıyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder